
TDK Sözlükte, “Argüman” kelimesinin anlamı;
Kanıt.
İddia.
Bir denklem, bir eşitsizlik veya bir gök cisminin hareketine ait herhangi bir elemanın bağlı bulunduğu belli bir değer.
Bir çıkış kümesinin değişkeni.
Bir cetvelde diğer bir sayıyı bulmak için yararlanılan sayı.
olarak tanımlanmıştır.
İçinde “argüman“ kelimesi geçen örnek cümleler:
Konferansın en heyecanlı kısmı, katılımcıların tartışmalar sırasında sundukları güçlü argümanlardı.
Onun argümanı, oldukça mantıklı ve ikna ediciydi, bu yüzden fikrimi değiştirmeye karar verdim.
Akademik makalelerde, her tez için sağlam bir argüman geliştirmek çok önemlidir.
İki taraf da kendi argümanlarını sunarak, konuyu derinlemesine tartıştı.
Bu konuda hala net bir argüman ortaya koyamadık, daha fazla araştırma yapmamız gerekiyor.
Toplantıda, her takım lideri projeleri için farklı argümanlar sundu.
Bu argüman, bilimsel verilere dayandığı için büyük bir güvenilirliğe sahiptir.
Onun argümanını çürütmek oldukça zor oldu çünkü verilerle desteklenmişti.
Geliştirdiğimiz argüman, müşteri memnuniyetini artırmaya yönelik stratejimizi temellendirdi.
Felsefi bir tartışmada, güçlü bir argüman, zayıf bir argümandan daha fazla değer taşır.
Bu tür sosyal sorunlar hakkında tartışırken, mantıklı ve yapıcı argümanlar önemlidir.
Hukuk profesörleri, davalarındaki her detay için güçlü argümanlar geliştirmek zorundadır.
Film eleştirmeni, senaryonun zayıf yönlerini eleştiren pek çok argüman sundu.
İşyerindeki tartışmada herkes kendi argümanını öne sürerek, daha iyi bir çözüm önerdi.
Fikirlerimizi savunurken, duygusal değil, mantıklı ve sağlam argümanlarla yaklaşmalıyız.
Öğrencilerin tezlerinde güçlü argümanlar geliştirmeleri, akademik başarıları için kritik rol oynar.
Eleştirmen, yazarı savunarak güçlü bir argüman sundu, ancak karşıt görüştekiler hâlâ direnç gösterdi.
Birçok filozof, insan özgürlüğü üzerine geliştirdiği argümanlarla tanınmıştır.
Argümanlar arasındaki farkları dikkatlice analiz ederek, sonunda en geçerli olanı seçtik.
Bir yanıt bırakın