Zekâ

Zeka kelimesinin anlamı, TDK Sözlükte;

İnsanın düşünme, akıl yürütme, öğrenme, kavramları ve nesneleri zihinde canlandırabilme, objektif gerçekleri algılama, yargılama, sonuç çıkarma, bedeni kontrol edebilme, duyguları doğru algılayabilme, değerlendirebilme, icat edebilme vb. yeteneklerinin ve becerilerinin tamamı; anlak, dirayet, feraset.

Kafa.

olarak belirtilmiştir.

İçinde “zekâ” kelimesi geçen cümle örnekleri:

Başarısının ardında sadece sıkı çalışma değil, aynı zamanda üstün bir zeka vardı.

İnsanlar farklı türlerde zekaya sahiptir; kimisi mantıksal, kimisi duygusal zekada daha başarılıdır.

Bu sorunu çözmek için yaratıcı bir zeka kullanman gerekiyor.

Yüksek zeka seviyesi, her zaman başarıyı garantilemez; azim ve sabır da gerekir.

Zeka, sadece bilgi birikimi değil, bilgiyi doğru kullanma becerisidir.

Onun analitik zekası sayesinde karmaşık problemleri kısa sürede çözüyoruz.

Yapay zeka, günümüzde pek çok sektörde devrim yaratmaya başladı.

Bazı durumlarda, zeka yerine deneyim daha belirleyici olabilir.

Sporcuların çoğu, sadece fiziksel yetenek değil, aynı zamanda hızlı karar verebilme zekâsı ile öne çıkar.

Yaratıcı zeka gerektiren işlerde, farklı bakış açıları başarıyı getirir.

Teknolojinin gelişmesiyle birlikte, yapay zeka insan hayatında daha fazla yer almaya başladı.

Başarılı liderlerin ortak özelliği, yüksek sosyal zekaya sahip olmalarıdır.

Matematik problemlerini çözerken kullandığı zekası, onu sınıfın en başarılı öğrencisi yaptı.

Zeka, öğrenme sürecinde esnek düşünmeyi ve yeni fikirlere açık olmayı gerektirir.

Filmdeki kahramanın üstün zekası, düşmanlarını alt etmesinde büyük rol oynadı.

Eğitim sisteminde, çocukların farklı zeka türlerine göre desteklenmesi önemlidir.

Zeka sadece doğuştan gelmez, doğru eğitim ve tecrübeyle geliştirilebilir.

İnsanın problem çözme yeteneği, büyük ölçüde sahip olduğu zeka seviyesine bağlıdır.